- XVIII. İstanbul Uluslararası Mimarlık ve Kent Filmleri Festivali başlıyor
- KTMMOB Mimarlar Odası, TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesine Ziyaret Gerçekleştirdi
- Ömerli Barajı havzasına kurulmak istenen “biyoteknoloji vadisi” projesine karşı dava açıldı
- Sit derece değişiklikleri: Bakanlığın Sedef Adası’nı yapılaşmaya açmak için yaptığı ikinci değişikliğe bilirkişi engeli
- Ataköy’deki modern konut mirası: Bakanlığın eklemek istediği yapı bloğu bilirkişileri görüş ayrılığına düşürdü.
- İyi Parti Grup Başkanvekili ve İstanbul Milletvekili Buğra Kavuncu TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi’ne Ziyaret Gerçekleştirdi
İstanbul Sözleşmesi Feshedilemez!
Bu gece yarısı İstanbul Sözleşmesi’nin (Kadınlara Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi) Türkiye Cumhuriyeti tarafından feshedilmesine ilişkin Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi, Resmî Gazete’den duyuruldu. Bu duyuru özellikle 6284 Sayılı “Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun”un yürürlüğe girdiği tarihin (20 Mart 2012) yıl dönümünde yapıldı. TBMM’den oy birliği ile geçen uluslararası bir sözleşme bu şekilde feshedilemez. Usulsüz, hukuksuz ve geçersizdir!
Cumhurbaşkanı meclis yerine karar alıp yasamayı tek başına işletemez, bu durum Anayasa’yı bir kere daha hiçe saymaktır ve “yetki gaspı”dır. Hükümet ardı ardına; seçilmişlerin vekilliğini düşürerek, yasal bir partiyi kapatmaya kalkarak, kentin simgesi niteliğindeki Gezi Parkı ve Galata Kulesi’nin mülkiyetini yerel yönetimlerden alıp vakıflara devrederek, ev baskınlarıyla hukuksuz-keyfi gözaltılar ve karakollarda çıplak arama yaparak, kadınları ve Lgbti+’ları nefret söylemiyle tehdit ederek, tüm bu mevcut antidemokratik uygulamalar ve daha önce halihazır imzalanmış uluslararası insan hakları sözleşmeleri yokmuş gibi her gün yeni bir sözde demokrasi ve hukuk reformunu gündeme getirerek nasıl bir “yönetim krizi”nde olduğunu göstermektedir.
Türkiye, 1945’ten bu yana Birleşmiş Milletler (BM), 1949’dan bu yana Avrupa Konseyi üyesidir. “Kadına Yönelik Şiddetin ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye Dair Sözleşme”, Avrupa Konseyi’nin 2011’de İstanbul’da düzenlediği toplantıda imzaya açılmıştır. BM’nin 9 temel insan hakları sözleşmesinden biri olan “Kadına Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Ortadan Kaldırılması Sözleşmesi (CEDAW)” Türkiye tarafından 1985’te imzalanmıştır. İstanbul Sözleşmesi, CEDAW’ı genişleten ve kadına yönelik şiddetin ayrımcılık ve toplumsal cinsiyet temelli olduğunu kabul eden ilk sözleşmedir. Türkiye, uzun emekler sonucu ortaya çıkan sözleşmenin hazırlanmasında bizzat bulunmuş 10 kurucu üyeden biridir. Sözleşme 2014 yılında yürürlüğe girmiş ve 2020 yılı itibariyle 45 devlet ve Avrupa Birliği tarafından imzalanmış, 34 ülkece onaylanmıştır. İstanbul Sözleşmesi aynı zamanda uluslararası hukukta şiddetin, kadın-erkek eşitsizliğinin ve kadınlara karşı yapılan ayrımcılığın bir sonucu olduğunun vurgulandığı ve fiziksel, cinsel, ekonomik ve duygusal şiddet tanımlarıyla her türden şiddetle mücadele konusunda “önleme, koruma, yargılama ve destek politikalarından” oluşan dört temel yaklaşımı içeren özel bir sözleşmedir. Bugünkü hükümet ittifakının büyük ortağı, kendi döneminde hazırlanma ve imzalanma aşamasında bizzat yer aldığı sözleşmeden, bugün yine kendi çıkmak istemekte; bu hamlesiyle politik tutarsızlığını ayyuka çıkarmaktadır.
İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararının, hukuki hiçbir dayanağı yoktur ve ‘YOK’ hükmündedir. Bu hukuksuz kararı adeta mutlu bir müjde gibi sunan tüm kurum ve kişiler, yaşam hakkına yönelen tüm tehditlerden sorumludur.
Güvende olmayan bizler, güvencesizliğimizi resmen ilan eden bu kararnameye karşı, İstanbul Sözleşmesi’nin tüm madde ve politikaları uygulanana kadar mücadele etmeye kararlıyız!
Hükümetin içinde bulunduğu yönetim krizi, pandemi koşullarında daha da derinleşmiş; tutarsız ve antidemokratik uygulamalar Anayasa’yı hiçe sayacak ölçüde kontrolsüzleşmiştir. Hukuksuzluğun ve yönetim sorununun her gün bir adım daha ileriye taşındığı bu ortamda; İstanbul Sözleşmesi’nin feshinin resmi olarak geçerli olmadığını söylüyor, kararnameyi tanımadığımızı ve reddettiğimizi kamuoyuna bildiriyoruz.
İstanbul Sözleşmesi Feshedilemez!
İstanbul Sözleşmesi’nden Vazgeçmiyoruz!
TMMOB MİMARLAR ODASI İSTANBUL BÜYÜKKENT ŞUBESİ KADIN KOMİSYONU