Danıştay, Topkapı Sarayı’nın kayıp yapılarının yeniden inşa edilmesi kararını bozdu

Yazar- MO İstanbul 28 Haziran 2022 Salı

Danıştay 6’ncı Dairesi, Fatih Belediyesi’nin Topkapı Sarayı, Gülhane Parkı ve saray bahçesini kapsayan Sur-u Sultani bölgesindeki kayıp yapıların yeniden inşasıyla ilgili kararını bozdu. Sirkeci – Cankurtaran arasındaki sahil bandında bazıları artık olmayan köşk ve kasırların yeniden inşası için söz konusu alanın vasfı 1’nci derece arkeolojik SİT alanından 3’ncü derece SİT alanına düşürülmüştü.

Danıştay 6’ncı Dairesi, kararda dava konusu alanda yeniden yapmanın temel kazısı da içeren nitelikli bir inşa faaliyeti gerektirdiğini hatırlattı ve İstanbul 1 No’lu Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu kararı gereğince “Bu alanda hiçbir şekilde yeni yapılaşmaya gidilemez” dedi. Dava konusu alanın 16 Aralık 1985 tarihinde dünya mirası listesine alındığı, bu nedenle “rekonstrüksiyon uygulamasına izin verilmesinin mümkün olmadığı” belirtildi. Daire, söz konusu alanla ilgili Kültür Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulu’nun 7 Mart 2018 tarihli kararındaki “rekonstrüksiyon” ifadesinde hukuka uygunluk bulunmadığını belirterek kararı bozdu.

Fatih Belediyesi, iptal edilen işlem kapsamında geçmişte Sepetçiler Kasrı’nın yanında, Sirkeci sahilinde bulunan Yalı Köşkü ve Ahırkapı Feneri’ne kadar olan alanda kimi yıkılmış kimi artık var olmayan İncili Köşk, Şevkiye Köşkü ve Balıkhane Kasrı’nı yeniden inşa etmek istiyordu. Hazırlanan görsellerde bu yapıların inşa sonrası nasıl görüneceği de resmedilmişti. Projenin mimarı Gezi Parkı’na yapılmak istenen Topçu Kışlası ve yıkılan Emek Sineması’nın içinde bulunduğu Cercle d’Orient binasının da mimarı olan Halil Onur’du.

Dava konusu kasır ve köşklerin güncel durumları şöyle:

Yeşil çitler çekildi

Geçmişte Sirkeci’de Yeşilay’ın kullandığı Sepetçiler Kasrı’nın yanında bulunan Yalı Köşkü, Abdulaziz devrinde demiryolu inşaatı sırasında yıkıldı.

Yalı Köşkü’nün geçmişte bulunduğu yerin Kennedy Caddesi’ne bakan yüzü yeşil çitlerle çevrilmiş durumda. İçeriye girişe izin verilmediği için herhangi bir inşa faaliyeti yürütülüp yürütülmediği bilinmiyor.

Kapısına alüminyum panel takıldı

Sepetçiler Kasrı’nın önünden Cankurtaran yönüne doğru yürürken karşımıza İncili Köşk çıkıyor. 3’üncü Selim tarafından yaptırılan köşkün bir kısmı tren yolu yapımı sırasında yıkılmış. Köşkten geriye günümüzde yalnızca destek duvarları kalmış vaziyette. Duvarların önüne de alüminyum paneller çekilmiş.

Geriye hiçbir iz kalmamış

Dava konusu eski eserlerden bir diğeri de Şevkiye Köşkü. 1789-1791 yılları arasında, Sultan III. Selim tarafından yaptırılan köşkün 1862’de çıkan yangında veya 1871’deki demiryolu inşaatı sırasında yıkıldığı düşünülüyor. Günümüzde köşkten geriye hiçbir iz bulunmuyor.

18. yüzyılda Şevkiye Köşkü’nün sahilden görünümü (Eldem,1969)

Mahkemenin kararındaki son eski yapı Balıkhane Kasrı. Ahırkapı Feneri’nin olduğu bölge Osmanlı döneminde Osmanlı Sarayı’na hizmet veren balıkçılar tarafından kullanılıyormuş. Bu bölge 19’uncu yüzyıl ortalarına kadar sürgüne gönderilen yüksek makamdaki devlet adamlarının gemiye bindirildiği, ölüm cezasına çarptırılanların idamlarının gerçekleştirildiği yer olarak da kullanılmış. Günümüzde kasırdan geriye hiçbir iz kalmamış.

Ne olmuştu?

Kamuoyu, Sur-u Sultani’de restorasyon faaliyetlerine girişildiğini ilk kez Ekim 2017’de o dönemin Fatih Belediye Başkanı Mustafa Demir’in Hürriyet gazetesine verdiği röportajdan öğrenmişti. Demir, yaptığı açıklamada Koruma Kurulu’ndan Topkapı Sarayı Hasbahçe’nin 1’inci derece arkeolojik sit alanı statüsünü 3’üncü dereceye düşürmesini istediklerini, çalışmalar bittikten sonra Saray’ın SİT derecesinin yeniden yükseltilebileceğini söylemişti.

Bu adımla geçmişte Sepetçiler Kasrı’nın yanında, Sirkeci sahilinde bulunan Yalı Köşkü ve Ahırkapı Feneri’ne kadar olan alanda kimi yıkılmış kimi artık var olmayan İncili Köşk, Şevkiye Köşkü ve Balıkhane Kasrı yeniden inşa edilmek isteniyordu. Hazırlanan görsellerde bu yapıların inşa sonrası nasıl görüneceği de resmedilmişti.

Demir’in açıklamalarından kısa bir süre önce 15 Eylül 2017’de İstanbul 4 No’lu Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu, söz konusu alanın 3’üncü derece arkeolojik sit alanı olarak değerlendirilmesini uygun buldu ve Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü’nden görüş sorulmasına karar verdi.

Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulu da 7 Mart 2018 tarihli kararında sit derecesinin aynı kalmasına ve “Topkapı Sarayı’nın mevcut ve kayıp tüm yapılarıyla bir bütün olarak olarak restorasyon-rekonstrüksiyonları tamamlanmasına” hükmetti.

Bu aşamadan sonra projenin detaylarından haberdar olan Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi, söz konusu işlemin iptal edilmesi için dava açtı. Yargılama kapsamında İstanbul 11’inci İdare Mahkemesi, 15 Kasım 2018’de dava konusu işlemin hukuka uygun olduğunu belirterek aleyhte bir karara imza attı. Oda, bu karara itiraz edince dosya Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi’ne taşındı. Burada istinaf başvurusu da reddedildi ve dosya son olarak Danıştay’a taşındı.

Danıştay’ın son kararından sonra yeniden bir karar verilmesi için dava dosyası yine dosya Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi’ne gönderilecek.

Yazar- MO İstanbul 28 Haziran 2022 Salı