Meslek Odalarına Yapılan Hukuksuz Müdahaleleri Reddediyoruz!

Yazar- MO İstanbul 9 Mayıs 2020 Cumartesi

Siyasi iktidarın görevde olduğu son on sekiz yıl içinde temel hak ve özgürlükler kısıtlanmış, halkın iradesi olan yasama yetkisi Türkiye Büyük Millet Meclisi’nden alınmış; hile ve zorla Anayasa değiştirilerek kurulan “Otokratik Rejim” ile birlikte uygarlığımızın ulaştığı düzey, hukuk ve demokrasi normları bakımından kabul edilemez koşullar yaratılmıştır.

Bu süreçte, kentsel ve kırsal alanları, koruma alanlarını ve doğal kültürel mirası sermayeye tahsis edecek düzenlemeler yapılmış; nitelikli mesleki hizmetlere erişimin sağlanması ve bu hizmetlerin kamu yararına yürütülmesi için çalışan meslek örgütlerinin kamusal ve özerk yapıları yok sayılarak bu kurumların işlevsizleştirilmesi yönünde pek çok adım atılmıştır.

Ekonomik krizle birlikte toplumsal ve sosyal kriz koşullarının ağırlaştığı, ülkemizi ve tüm dünyayı etkileyen salgın hastalık ve afetlerin ortaya çıktığı dönemde Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği ve bağlı Meslek Odalarını baskı altına almaya yönelik müdahaleler Cumhurbaşkanının talimatı ile yeniden gündeme getirilmiştir.

Meslek kuruluşlarını işlevsizleştirme operasyonları; 2009 yılında Cumhurbaşkanlığı Devlet Denetleme Kurulu aracılığı ile kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının idari ve mali yapıları, faaliyetleri, denetimleri, organlarının seçimleri hakkında düzenlenen raporla başlatılmıştı.

KHK, Torba Yasa Taslakları ve Tebliğlerle devam eden süreçte var olan vesayet ilişkisinin hiyerarşik ilişkiye dönüştürülerek kuralsız ve sınırsız denetim yetkisi kullanılması hedeflenmiştir. Bu anlayışla meslek kuruluşlarını, bütün iş ve işlemlerini Anayasaya aykırı biçimde incelemeye tabi tutarak, baskı altına almak ve faaliyetlerini engellemek üzere girişimlerde bulunulmuştur. Anayasa ile güvence altına alınan “özerk ve tüzel kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşu” statüleri yok sayılarak pek çok düzenleme hazırlanmıştır.

Anayasal kuruluş olan kamu kurumu niteliğindeki meslek örgütlerinin demokratik, saydam ve hukuki yapılarıyla verilemeyecek hiçbir hesapları yoktur. Denetimleri, üyelerinin demokratik katılımıyla gerçekleştirilen genel kurullarında belirlenen denetim organlarınca yapılmakta, hukuksal denetimi ise yargı organları tarafından yerine getirilmektedir.

Odalar idari ve mali konularda tüm bilgileri kamuoyuyla paylaşmakta ve genel kurullarda üyelerine hesap vermektedirler. Yargı bağımsızlığını ortadan kaldırarak yargı denetimini reddeden siyasi iktidarın Meslek Örgütlerini güdümü altına almak amacıyla, denetimlerin yetersiz olduğu iddiasıyla baskı oluşturmaya çalışmasını; antidemokratik ve hukuka açıkça aykırı bir girişim olarak değerlendirmekteyiz.

Bağımsız, eşitlikçi, özgürlükçü ve demokratik rejimlerin temeli olan kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları ile tüm yerinden yönetim kurumlarının özerk yapıları, anayasa ve uluslararası sözleşmelerle güvence altında bulunmaktadır.

İktidar, gündeme getirdiği düzenlemelerle, anayasaya ve tarafı olunan uluslararası sözleşmelere aykırı biçimde; kamu hizmetlerinin yerinden yönetim ilkesine uygun olarak yürütülmesini engelleyerek, meslek kuruluşlarının görev ve yetkilerini daha da kısıtlamayı, örgütlü yapılarını zayıflatarak görevlerini kamu ve toplum yararına yerine getirmelerinin olanaklarını tamamen ortadan kaldırmayı amaçlamaktadır.

Mimarlar Odası olarak; meslek alanlarımıza ilişkin “hak ve örgütlenme” mücadelesinin, yaşam hakkından, demokrasiden, özgürlüklerden ve insan haklarından bağımsız düşünülemeyeceği bilgi, birikimi ve bilinciyle hareket etmekteyiz.

Bu kapsamda bilimin rehberliğinde, kamu ve toplum yararı doğrultusunda;

• Nitelikli, eşitlikçi, sağlıklı ve güvenli bir çevrede insan onuruna yaraşır yaşam hakkına sahip çıkma,
• Tarihi, kültürel, doğal ve kamusal değerleri koruma,
• Kamu ve toplum yararı için nitelikli mesleki hizmetlerin, kamusal politikaların her düzeyinde yer alması,
• Mesleki hak ve yetkileri koruma, uzmanların sunduğu nitelikli mimarlık, mühendislik ve planlama hizmetlerinin topluma ulaşmasını sağlama,
• Meslek mensuplarının yetkinliklerinin ve nitelikli hizmetlerin güvencesi olan meslek kuruluşlarının kamusal ve özerk yapılarını yok sayan politikalara karşı örgütlenme hakkına sahip çıkma,

çabalarımızı sürdürmekte, görüş ve eleştirilerimizi kamuoyu ile paylaşmakta kararlı olduğumuzu vurguluyor; meslek alanına ve örgütlülüğüne yapılan hukuksuz müdahaleleri ve meslek kuruluşları üzerinde denetim adı altında oluşturulmaya çalışılan bütün siyasi baskıları reddediyoruz.

Değerli kamuoyumuza saygıyla duyurulur.

TMMOB MİMARLAR ODASI

Yazar- MO İstanbul 9 Mayıs 2020 Cumartesi