6.2. Tophane-Salıpazarı Kruvaziyer Liman Turizm ve Ticaret Kompleksi (Galataport)
Tophane-Salıpazarı Kruvaziyer Liman Turizm ve Ticaret Kompleksi’nin (Galataport Projesi) gerçekleştirilmesi söz konusu olan Karaköy-Tophane-Salıpazarı çevresi 7.7.1993 tarihinde 1 Numaralı Koruma Kurulu kararı ile “Sit Alanı” ilan edilerek koruma kararı verilmişti. 15.12.1994 tarihinde Bakanlar Kurulu kararı ile bölge “Turizm Merkezi” ilan edildi. Özelleştirme İdaresi ve Kültür ve Turizm Bakanlığı Yatırım ve İşletmeler Müdürlüğü’nce hazırlanan, Karaköy-Tophane-Salıpazarı’nı kapsayan 1/5000 ve 1/1000 ölçekli planların onayı amacıyla 27.7.2004’te Koruma Kurulu’na başvuruldu. Koruma Kurulu aldığı 20.9.2004 tarih ve 118 sayılı kararla planı reddetmiştir. Koruma Kurulu atlanarak aynı plan 14.2.2005’te Beyoğlu Belediyesi’nde askıya çıkarılmıştır. Askı süresi içersinde yasal itirazımızı yapmamıza rağmen itirazlarımıza herhangi bir yanıt verilmemesi üzerine 2.6.2005 tarihinde İstanbul 1 No’lu İdare Mahkemesi’ne İstanbul İli Beyoğlu İlçesi Kemankeş Mahallesi 112 pafta 78 ada 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8 parseller ile 2498 ada 45 parseli kapsayan 1/5000 Tophane Salı Pazarı Kruvaziyer Yat Limanı Plan Tadilatı ve “Tophane Salı Pazarı Turizm Merkezi 1/5000 Ölçekli Nâzım İmar Planı” ile 1/1000 ölçekli “Tophane Salı Pazarı Kruvaziyer Yat Limanı Uygulama İmar Planı”nın yasalara, şehircilik bilimine ve kamu yararına aykırılığı nedeniyle iptaline ve öncelikle yürütmenin durdurulmasına karar verilmesi istemi ile dava açılmıştır.
Dava inceleme aşamasındayken 24.8.2005’te ihale ilanı yapılmasını müteakip ihale gerçekleştirilmiştir. İhalenin iptali ile ilgili İstanbul 1 No’lu İdare Mahkemesi’ne “İstanbul Salıpazarı-Karaköy Kruvaziyer Liman Turizm Ticaret Kompleksi’nin yap-işlet-devret modeli çerçevesinde yapım, işletim ve devri” konulu ihale işleminin hukuka, yasa ve yönetmeliklere, şehircilik ilkeleri, planlama teknikleri ve kamu yararına aykırılığından dolayı iptaline ve öncelikle ve ivedilikle yürütmenin durdurulmasına karar verilmesi istemi ile dava açılmıştır.
TMMOB Şehir Plancıları Odasının açmış olduğu İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin de müdahil olduğu bir dava bulunmaktadır. Konu ile ilgili yürütmeyi durdurma kararı alındığı bilgisi basında yer almıştır. İstanbul Büyükşehir Belediyesi 6.1.2006 tarihinde aşağıdaki basın açıklamasını yayımlamıştır:
“Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın, İstanbul ili, Beyoğlu ilçesi, Tophane Salıpazarı Kruvaziyer Yat Limanı’na ait 1/5000 ve 1/1000 ölçekli imar planlarını onaylamasına ilişkin işleminin iptali için Belediyemiz tarafından da Danıştay’da dava açılmışsa da;
“11.03.2005 gün ve 315 sayılı-21.03.2005 gün ve 348 sayılı dilekçeler, Mimarlar Odasının 18.03.2005 gün, 340 sayılı yazısı, Beyoğlu Belediye Başkanlığı’nın 09.03.2005 gün, S/47-Ç/1290 sayılı yazısı ve Belediyemizin 11.03.2005 gün, S/46 sayılı Başkanlık Onayı ile söz konusu planlara itiraz edilmiş ve 15.04.2005 gün, 2005/98-224-315-317-S/46-334-347-348-349 sayılı yazımız ile itirazlar Bakanlığa iletilmiştir.
Kültür ve Turizm Bakanlığı Yatırım ve İşletmeler Genel Müdürlüğü’nün, 18.05.2005 gün, B 16 0 YGM 0 07 01/ 340610001 67095 sayılı yazısı ile söz konusu itirazların değerlendirildiği ve İstanbul 1 Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’nun 23.03.2005 tarihli kararı ile Avan Proje’nin uygun bulunduğu belirtilerek konunun bu çerçevede değerlendirilmesi bildirilmiştir.
06.12.2005 gün, /334 sayılı yazımız ile İstanbul 1 Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’ndan söz konusu İlgi p) karar ve 1/1000 ölçekli avan proje istenmiş ve elden teslim alınmıştır.
İstanbul 1 Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’nun, 23.03.2005 tarihli kararı ve eki Avan Proje incelendiğinde, Belediyemizce itiraz edilen ve dava açılması istenen teknik gerekçelerden;
• Mevcut yoğunluğun düşürüldüğü,
• İrtifaların indirildiği,
• Saat Kulesi çevresinin açılarak denizle bütünleştirildiği ve kamuya açıldığı,
tespit edilmiş olduğundan”, İstanbul Büyükşehir Belediyesi davadan vazgeçmeyi düşünmektedir.”
28 Ocak 2006 tarihinde basında çıkan haberlerde ise Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener’in Galataport ile ilgili açıklamaları verilmiştir. Söz konusu açıklamada işlemin durdurulduğu belirtilerek, Galataport ile ilgili dört davada, Danıştay 6. Dairesi’nin yürütmeyi durdurma kararı verdiği, Danıştay 13. Dairesi’ndeki davaların henüz devam ettiği vurgulanmış ve Galataport ihalesinin artık geride kaldığı ifade edilmişti.
Ancak “İstanbul 1/100.000 Çevre Düzeni Planı” çalışmaları yapılırken Haydarpaşa-Zeytinburnu kıyı ve liman alanlarında, Levent İETT Garajı ve Karayolları 17. Bölge arazilerinde, Küçükçekmece ve Kartal vb gibi kentsel dönüşüm projeleri ile birlikte BİMTAŞ tarafından yaptırılan plana aplike edilmiş bulunan Tophane-Salıpazarı Kruvaziyer Liman Turizm ve Ticaret Kompleksi (Galataport) projesi, TMMOB ve bağlı odaları olarak davacı olduğumuz “İstanbul 1/100.000 Çevre Düzeni Planı” çalışmalarına bağlı olarak 39.çalışma dönemimizin önemli konu başlıklarından birisi olmayı sürdürmüştür.
Yukarıda gelişmelerine kısaca değindiğimiz ve gerçekleşmesi halinde İstanbul’un kimliğini ve siluetini oluşturan en önemli kıyı alanlarından olan Karaköy-Tophane-Salıpazarı boyunca uzanan 1200 metrelik kıyı bandında toplam 160.000 m² otel, eğlence, ticaret vb fonksiyonlardan oluşan inşaat alanı ve kruvaziyer liman getiren; tarihsel doku ile deniz arasına yapı bandı çekilerek kent ile kıyı ilişkisi koparılacak ve yurttaşların kıyılardan serbest ve eşit bir şekilde yararlanmasını engelleyecek tarihi dokunun önüne dokuyla bağdaşmayan yapı kütleleri getirecek ve silueti engelleyecek bu projeden de vazgeçilmemiş olduğu ilgililerinin kamuoyuna yaptıkları açıklamalardan anlaşılmakta olup; önümüzdeki çalışma döneminde de konu ile ilgili çalışmaların sürdürülmesi gerekmektedir.
>>>>>>>>>>BURADAN AŞAĞISI SONUNA KADAR ÇİFT SÜTUN OLACAK!!<<<<<<<<<<<<<<
15 Mart 2006
2.6.2005 tarihinde İstanbul 1 No’lu İdare Mahkemesi’ne İstanbul İli Beyoğlu İlçesi Kemankeş Mahallesi 112 pafta 78 ada 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8 parseller ile 2498 ada 45 parseli kapsayan 1/5000 Tophane Salı Pazarı Kruvaziyer Yat Limanı Plan Tadilatı ve “Tophane Salı Pazarı Turizm Merkezi 1/5000 ölçekli Nâzım İmar Planı” ile 1/1000 ölçekli “Tophane Salı Pazarı Kruvaziyer Yat Limanı Uygulama İmar Planı”nın yasalara, şehircilik bilimine ve kamu yararına aykırılığı nedeniyle iptaline ve öncelikle yürütmenin durdurulmasına karar verilmesi istemi ile açılan davamız ile ilgili olarak Danıştay Altıncı Dairesi ilgili planlara ilişkin olarak aldığı 15 Mart 2006/430 sayılı kararı ile Kültür ve Turizm Bakanlığının anılan alanda plan yapma yetkisinin bulunmadığı gerekçesi ile ilgili planların yürütmesinin durdurulmuş olduğunu bu nedenle davamızla ilgili yeni bir durdurma kararı verilmesine gerek olmadığı şeklinde bir karar aldı.
Mimar.ist’in 19. Sayısı (Bahar 2006)
Galata ve Haydarpaşa
kıyılarındaki gelişmeler göz önüne alınarak Mimar.ist’in 19. sayısının
(Bahar 2006) dosya konusu, “Kıyı Kullanımı, Kıyı Mimarisi”ne ayrıldı. Dosya şu
yazılardan oluşuyordu:
“Kıyılar: Sorunlar,
Potansiyeller...” / Ayşen Ciravoğlu
”Kültür Politikası ve Kıyılar” / Deniz İncedayı
”Kıyı Yağması: İyi Niyet-Kötü Sonuç” / H. Besim Çeçener
”İstanbul Kıyılarındaki Endüstri Mirasının Bugünü ve Geleceği” / T. Gül Köksal
”Kent Düşleri Anketi 1- Galata ve Kıyısı: Kente Dair Proje Üretmek” / Aslı Kıyak
İngin
”Galataport ve ‘Haydarpaşaport’u Ne Kadar Biliyoruz?” / Mücella Yapıcı
”Haydarpaşa Garı Otel Olursa Bu Yapılara Ne Olacak?” / Yonca Kösebay
7 Ağustos 2006
Galataport Projesi Hakkında Basın Açıklaması
Bkz. 3.13.
31 Ekim 2006
Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi Yönetim Kurulunun 31 Ekim 2006 gün ve 27 sayılı toplantısında alına kararla, 15 Kasım 2006 tarihinde yapılması düşünülen, “Eğrisiyle Doğrusuyla Galataport” paneline odamızı temsilen Mücella Yapıcı’nın katılımının sağlanmasına, TMMOB’ye bağlı meslek odalarının Galataport projesinde taraflar arasında hakem rolüne soyunmuş izlenimi yaratacak üsluptan kaçınması gerektiğinin düzenleyici olan TMMOB Şehir Plancıları Odası İstanbul Şubesi’ne hatırlatılmasına karar verildi.
Eğrisiyle Doğrusuyla Galataport
Mücella Yapıcı
TMMOB Şehir Plancıları Odası tarafından 15 Kasım 2006 Çarşamba günü İTÜ Vakfı Maçka Sosyal Tesisleri Konferans Salonunda ilginç ve vardığı sonuç itibariyle de toplumsal çıkarlar adına yararlı olacağını umduğum bir toplantı düzenlendi.
Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Şehir ve Bölge Planlama Bölümünden Doç. Dr. Fatma Ünsal, Yıldız Teknik Üniversitesi Şehir ve Bölge Planlama Bölümünden Prof. Dr. Zekai Görgülü, TMMOB Şehir Plancıları Odası İstanbul Şubesi adına Doç. Dr. Pınar Özden başkanlıklarında gerçekleştirilen panel ile TMMOB Şehir Plancıları Odası İstanbul Şube Başkanı Ahmet Turgut’un yönettiği forum oldukça yoğun katılım ve ilgi gördü. Üç oturum halinde yapılan panele katılanlar şöyleydi: İstanbul II. No’lu KTVK Bölge Kurulu Başkanı Prof. Dr. Mete Tapan; TMMOB Şehir Plancıları Odası İstanbul Şubesi adına Av. Bülent Özden; TMMOB Mimarlar Odası Büyükkent Şubesi adına Mücella Yapıcı; Galata Derneği adına Mimar Egemen Akalın; Tabanlıoğlu Mimarlık & Danışmanlık Ltd. Şti. adına Mimar Murat Tabanlıoğlu; YTÜ Şehir ve Bölge Planlama Bölümünden Prof. Dr. Zekiye Yenen; Özelleştirme İdaresi Başkanlığı Gayrimenkul İşlemleri Proje Gr. Bşk. Adnan Gürdal; TMMOB Şehir Plancıları Odası İstanbul Şubesi adına Erhan Demirdizen; İstanbul Barosu Çevre ve Hukuk Komisyonu Başkanı Av. Ömer Aykul; İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkan Danışmanı Prof. Dr. Hüseyin Kaptan; İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Planlama Müdürü Uğur İnan; Şehir Plancısı Tavit Köletavitoğlu; İstanbul Turizm Atölyesi Okan Yılmaz; İTÜ Mimarlık Fakültesi Şehir ve Bölge Planlama Bölümü Prof. Dr. Mesture Aysan; Deniz Ticaret Odası Recep Düzgit.
TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi görevlisi olarak bildiri sunmaya çalıştığım söz konusu toplantı hakkında “ilginç” nitelemesinin tarafımca kullanılmasının iki nedeni bulunmakta. Birincisi, toplantının ismi, ikincisi ise toplantının amacını belirleyen çağrı metni...
Toplantının ismi, amaçta belirlenen toplumun farklı kesimlerini bir araya getirerek birbirlerini dinlemeleri ve uzlaşma potansiyellerini açığa çıkarma hedefine uygun olarak “Eğrisiyle Doğrusuyla Galataport” olarak seçilmişti belki; ama kamuoyunda “Galataport” olarak tanınan, resmi belgelerde ise “Tophane Salıpazarı Kruvaziyer Yat Limanı ve Turizm Merkezi” olarak anılan “planlama, ihale ve meşrulaştırma” sürecinin, başta Şehir Plancıları Odası olmak üzere ilgili tüm kesimlerin de bildiği gibi, planlama hukuku, kamu hukuku, toplumsal ve çevresel yararlar açısından “doğru” denilebilecek pek bir yanı da bulunmamakta kanımca...
Gelelim toplantımızın amaç metnine; aynen aktarıyorum:
“Şehir Plancıları Odası başından sonuna kadar konunun şehircilik ve planlama boyutlarını değerlendirmeye tabi tuttu. Bu boyutlarıyla meslek çevresinde ve ilgili kurumlar ortamında farklı değerlendirmelerin olabileceği düşüncesiyle, yeni bir Galataport süreci başlamadan, konuyu tüm taraflarıyla birlikte tartışmaya açmayı yararlı gördü. ‘Eğrisiyle Doğrusuyla Galataport’ Paneli böyle bir ihtiyacın ürünü.
“Panelde, politikacılardan uzmanlara, süreçte farklı roller üstlenen merkezî yönetim kurumlarından yerel yönetimlere, ilgili meslek odalarından sivil toplum örgütlerine, ulusal düzeydeki ilgililerinden mahalle düzeyindeki yerel ilgililerine kadar geniş bir kesimin temsili amaçlandı.
“Böylelikle, sonunda ülkemiz ve İstanbul açısından farklı sonuçlar doğuracak olan Galataport konusunda toplumun farklı kesimlerinin bir araya gelerek birbirlerini dinlemeleri ve uzlaşma potansiyellerini açığa çıkarmaları hedeflendi. Belki yine tüm bu kurumlar ve kişiler sonunda kendi yollarından gidecekler ama hiç değilse Şehir Plancılarının davetiyle Galataport konusunda ortak yaklaşımlar geliştirmeyi denemek için bir günlerini ayırmış olacaklar.”
İster istemez ve fark ettirmeden her birimizi ağına çeken popüler kültürün dayattığı ve neredeyse bir üst dil haline gelen tanımlamalar, ilkesel olarak uzlaşılması mümkün olmayan hususlarda yaratılan güler yüzlü ve sahici olmayan buluşma ortamları, ele alınan konuların vahametini ve ciddiyetini bir anlamda maskeliyor ve son zamanlarda başımıza dert olan “katılımsız katılımcılığın” gittikçe yaygınlaşmasına ve bilimsel ve toplumsal taraf olduğumuz konularda dahi istediği eleştiriyi yapan, istediği soruyu soran, katkılar sunan ama görüşleri asla kayda alınmayan, stratejik planlama ilkeleri icabı “sözde katılım aktörleri” haline gelmemize neden oluyor...
Doğaldır ki, eleştiri ve görüşlerinizi iletirken de “yeni genel anlayışa” uygun olarak son derece hoşgörülü, ılımlı ve hazımlı olmanız da bir başka koşul... İlginç olan ise bunun farkında olan toplumsal tarafların dahi ilgi çekebilmek adına bu gelişmeye ayak uydurmak zorunda kalmaları...
Tüm bu naçizane ve dostça endişelerimle katıldığım toplantının sonucunda ise İstanbul’un tarihi, kültürel ve topografik açıdan evrensel ölçekte değer ve ayrıcalık içeren kıyısına; kruvaziyer liman bahanesi ile alışveriş otel ve lüks konut vb gibi yoğun kullanışları getiren rant projelerinin “kanunileştirilmesi” için Kıyı Kanunumuza ve Anayasa’ya aykırılığı Danıştay’ca da tescillenmiş olan Kruvaziyer Liman maddesini aplike ederek ülkemizin tüm kıyılarını tehdit altına alan “Tophane Salıpazarı Kruvaziyer Yat Limanı ve Turizm Merkezi” planlama kararlarının neredeyse tüm katılımcılar tarafından kabul görmemiş olması ise toplumsal yarar açısından önemli bir sonuç olarak kayıtlara geçti.
Geçti geçmesine de...
Uygulama projesine mesnet teşkil edecek planların gerçekleşme ön koşulunun Kruvaziyer Liman maddesinin Kıyı Kanununa eklenmesi olduğunun bilincinde olan meslektaşımız Murat Tabanlıoğlu, dünya kruvaziyer turizminin Türkiye temsilcilerinden Tavit Köletavitoğlu dahi Salıpazarı ve Tophane sahilinin kruvaziyer liman olarak kullanımına karşı çıkarken; 1/100.000 ölçekli İstanbul Çevre Düzeni Planı müellifi ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkan Danışmanı Prof. Dr. Hüseyin Kaptan; hem Haydarpaşa, Salıpazarı ve Tophane Limanının hem de Zeytinburnu’nun “tek gemilik de” olsa kruvaziyer liman olarak değerlendirileceğini belirterek benim naçizane endişelerimin altını bir kez daha çizdi...
Üstelik de toplantıdan sonra yeni bir endişem daha oldu: Bütün bu görüşmelerde daha “makul ölçülerde” olacağı bildirilen yeni planlar ve ihaleler ile bugüne kadar yapılan ve artık yargı kararlarıyla da saptanmış bulunan bütün yolsuzluk ve usulsüzlükler temize mi çekilecektir?
Saygılarımla.
Mimarlara Mektup, S. 94 (Aralık 2006)